Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Rusya Dışişleri Bakanlığı’nda kurumun yönetim ekibiyle yaptığı toplantıda, Ukrayna krizinin çözümüne yönelik yeni barış tekliflerinin çatışmanın dondurulmasını değil, nihai olarak sonlandırılmasını öngördüğünü belirtti.
Rus lider, “Bugün somut ve reel bir barış teklifi yapıyoruz. Eğer Kiev ve Batılı başkentlerde bulunanlar, önceden de olduğu gibi yine reddederlerse, en nihayetinde bu onların meselesi, akan kanın devam etmesi konusundaki siyasi ve ahlaki sorumluluk da onlara ait olacak” dedi.
Rusya Askeri Siyaset Bilimciler Derneği Üyesi Andrey Koşkin, Sputnik’e yaptığı açıklamada, Putin’in önerilerinin İsviçre’nin Bürgenstock kentinde yapılacak Ukrayna konulu konferansta dinlenmesi ve değerlendirilmesi gerektiği görüşünü dile getirdi.
Koşkin, “Vladimir Vladimiroviç Putin bu açıklamayı bugün yaptı, çünkü yarın İsviçre’de sözde Ukrayna ihtilafını çözmenin yollarını bulmak amacıyla bir konferans düzenlenecek. Ve eğer gerçekten bu konferansın çatışmayı çözmeye yönelik hedefleri varsa, o zaman elbette devlet başkanımızın önerilerinin de orada dikkate alınması gerekiyor. Ama bu önerilerin orada kabul edilmesi bir yana, tartışılacağından bile şüpheliyim. Söz konusu toplantı kesinlikle bir konferans değil, tam bir saçmalıktır ve Ukrayna ve hatta Batı için gerçekten yararlı bir şey yapmaktan ziyade tüm günahlarından Rusya’yı suçlamayı amaçlamaktadır. ABD ve kolektif Batı’nın barışa ihtiyacı yok, bu konferansın hedefleri tamamen başka” dedi.
Rus uzman, “Putin bugünkü açıklamasında barışçıl bir çözüm için Ukrayna’nın tarafsız, bağlantısız ve nükleerden arındırılmış bir statüsüye sahip olması gerektiğini vurguladı. Bizim açımızdan Ukrayna sorununun çözülmesi ve Rusya’nın güvenlik sorununun çözülmesini sağlayacak en anlamlı tutum budur. Batı ise buna elbette tamamen farklı stratejik açıdan yaklaşıyor” değerlendirmesinde bulundu.
ABD’nin amacının çatışmayı daha da uzatmak ve Kiev’in eliyle kan dökmeye devam etmek olduğunu vurgulayan Rus uzman, sözlerini şöyle sürdürdü:
Putin’in sözlerinin dikkate alınmamsı durumunda, gelecekte olası müzakerelerin koşullarının tamamen farklı olacağını belirten uzman, sözlerini şu ifadelerle noktaladı:
